Tamay: Kahvaltı yapacaksın değil mi?
Bülent: Hayır yapmayacağım. Aç değilim. Çok yorgun ve uykusuzum. Şimdi hemen uyuyacağım.
Tamay: Çay hazır. Bir duş al. Yorguluğun çıksın. Kahvaltıda bir şeyler ye, sonra da uyu.
Bülent: Kahvaltıda neler var?
Deniz: Sen ne istiyorsun? Ben şimdi bakkala gideceğim. Yumurta, bal, zeytin alacağım.
Bülent: Şu paketi açın. İçinde börek ve reçel var. Annem koydu.
Tamay: Hem de vişne ve çilek receli var.
Deniz: Börekler de çok güzel.
Bülent: Annem güzel börek yapar.
Tamay: Haydi, sen duş al.
Bülent: Acele etmeyin, duş alacağım.
Tamay: Ama kahvaltı hazır, bizi bekletme.
Bülent: Deniz bakkala gidecek. Bal, yumurta, zeytin alacak.
Deniz: Tamam, ben bakkala gidiyorum. Sen de duş al, tıraş ol.
Bülent: Ben beş dakikada hazır olacağım.
Tamay: Ben de kahvaltı sofrasını hazırlayacağım.
Bülent: Bir tabağa vişne reçeli koy.
Tamay: Olur. Kahvaltıda süt mü, çay mı içeceksin?
Bülent: Siz ne içeceksiniz?
Tamay: Biz çay içeceğiz.
Bülent: Ben de çay içeceğim. Yorgunluğa iyi gelir.
Tamay: İyi bir kahvaltı yorgunluğun en iyi ilacıdır.
Bülent: Bu sözün doğru. Haydi sen kahvaltıyı hazırla. Ben de hemen geleceğim. Bir dakika! Sormayı unuttum. Mektup kağıdı ve zarf var mı?
Tamay: Var, kime yazacaksın?
Bülent: Anneme yazacağım. Söz verdim.